Türkçe İçerik

Kızıma…

Saat: 8.41 … Tam 1 saat önce doğurmuştum seni.. 14 yıl önce bugün bu saatlerde “Bebeğinizi hemen yıkayıp getiriyoruz” diyen hemşirelerin bir an önce dönmelerini bekliyordum… “Hadi artık çabuk olun.. Kızımla benim vaktimi çalmayın”..

Sonra sen geldin… dünyanın en güzel pembesini o sabah gördüm.. kundağa sımsıkı sarılmış miniminnacık bir bünye, dışarıda sadece pembe bir kafa, kendisine ait değilmiş gibi görünen bir tomar da simsiyah saç.. Hahah daha o zamanlardan havalıydın… 🙂

Sonra o kokun!!!.. Tarif edilmez, cennetten çıkma o kokun… içine çek çek bitmiyor, anlatılmaz!

Çok da kibardın o gün, hep öylesindir ya zaten… Doğumhaneye senden sonra gelen 25-30 bebeğe sıranı verdin. Bebekler annelerine, anneler yavrularına kavuşup kavuşup gittiler. Biz bekledik. Yüzler değişti, sesler değişti, senle ben aynı.. öylece bekledik… Bir sürü ilk “ınga” sesi dinledim o gece, biraz da imrendim.. O imrenmenin ne kadar manasız olduğunu sen doğduğun an anladım… Seninki bebek ağlaması değildi sanki, doğar doğmaz şarkı mı söyledin n’aptın bilmiyorum… Ben hayatımda böyle bir ipeksi ton, böyle bir tını daha önce hiç duymamıştım.  “İyi ki diğer anneler duymadı” dedim içimden .. “Yazık, nasıl da kıskanırlardı”…  O melek sesinin verdiği titremeyle başlayan, hayatımın o yeni evresi her gün daha da güzelleşti… BENİM KIZIM VAR!

Öyle kibar, öyle düşünceli, öyle kocaman kalpli bir çocuk ki, “onun annesi olmayı hak eden anne benim, inanılmaz değil mi” diye düşünmekten alamıyor insan kendini…

Anne olmanın harika bir duygu olacağını seziyor insan tabii, duyuyor, görüyor…. ama mutluluğunun bin kat mutluluğun, en ufak bir sıkıntısının bin kat derdin olacağını kimse söylemiyor. Bir gün gelip en iyi arkadaşın olacağını, her şeyi onunla yapmak, her güzelliği onunla paylaşmak isteyeceğini ancak yaşayınca anlıyorsun. Güzel bir şarkı, süper komik bir espri mi duydun? Bunu Çağla Su da duymalı! Harika bir yere, yeni bir restorana, başka bir ülkeye mi gittin? Buraya Çağla Su da gelmeli!  Nefis bir tiyatro oyunu mu izledin, yeni bir grup mu keşfettin, harika bir yemek mi yedin?… Bunu Çağla Su da görmeli, yemeli, tatmalı!… Hep aynı duygu!…

IMG_1689

Photo credit: Luc Reuvers

Hayatının öyle bir noktasında buluyorsun ki kendini, sadeleşmek, özüne dönmek, hayatından bir sürü insan çıkarmak, gürültülerden arınmak, sakinleşmek, durulmak istiyorsun…. İşin güzelliği eğer anneysen, bu yolculukta hiçbir zaman yalnız kalmıyorsun.. çünkü o hep orada.. koşulsuzca seni seven, ne olursa olsun seni hep kucaklayan, zayıf zamanlarında sana müthiş bir güç veren, içini sımsıcacık yapan bir varlık… Sadece karşıdaki divanda telefonuna bakıp kıkırdamasıyla oturma odanı dünyanın en güzel yerine çevirebilen minik bir yaratık.. Hele hele hiç nedensiz aniden gelip sana sarılması yok mu!! Hayatın durduğu anlar işte o anlar….

Bir de nasıl oldu hala aklım ermiyor ? Nasıl oldu da biz aynı şeyleri bu kadar çok sever olduk?… Opera, bale, tiyatro, konser, festivalleri benim kadar çok seven, yeni bir eser izleyeceğim diye benim kadar, yok yok düzeltiyorum benden bile çok sevinen bir kızım var… Annesiyle Belçika’ya metal festivaline gideceğim diye heyecanlanan bir kızım var.. E o zaman annelik sadece bir ödül, bir zafer, bir kutlama.. Annelik bir şölen! Annelik dünyanın en güzel makamı…

cagla senem

Photo credit: Vedat Erdem Güner (@erdemleherdem)

Bu satırları yazarkenki halimi tahmin etmişsindir. Ağlamaktan gözlerim dışarı çıktı her zamanki gibi… Bir kere demiştin ya bana “anne bütün anneler çocuğunu sahnede görünce ağlıyor ama senin gözler Maşallah Manavgat Şelalesi” Ahahahah… 😀 Sen ilkokul birinci sınıftayken sınıfa gelip, seni mini minicik, sıranda otururken görünce hıçkırıklardan öğretmenine tek bir kelime edememiştim. Kadıncağız neye uğradığını şaşırmış, hep birlikte benim insana dönmemi beklemiştik .. 😀

Annem geçenlerde bana “Senem seni hiç merak etmiyorum çünkü Çağla Su var, senin ailen var kızım” dedi. O kadar doğru bir analiz ki, o kadar olur! Canım annem bir cümlede özetleyiverdi varlığının benim için anlamını.. Benim ailem var!

cağla

Bugün tam 14 oldun.. Hiç unutmam, ben 14 yaşıma bastığımda babam “çok önemli bir yaş” demişti. O kadar hoşuma gitmişti ki anlatılmaz! “Vay” demiştim, “babam beni anlıyor!” İyi ki de söylemiş… Biraz da olsa oradan biliyorum, seziyorum şu an “nerede” olduğunu, hayatında çok önemli olaylar yaşandığını, içinde fırtınalar koptuğunu, gerçek mücadelelerin başlamış olduğunu… ve seninle gurur duyuyorum çünkü çok iyi bir yerdesin. Hayata bakışınla, bireye olan saygınla, dünya görüşünle, hayvan sevginle, çevreci tavrınla, politik duruşunla, inancınla..  azmin, kibarlığın, inceliğinle…  birçok yetişkinden daha iyi bir yerdesin… Senin annen olma şansı bana lütfedildiği için çok şanslıyım… Bunları sadece sana değil, sadece doğum gününde değil ki .. her zaman, her yerde, herkese anlatıyorum.. istersen sor 🙂

Seni çok seviyorum prensesim…  İyi ki doğdun. Nice mutlu senelere…

Annen

You Might Also Like

No Comments

    Leave a Reply