Yaklaşık bir saat, tek perde, tek kişilik oyun. Sezon boyunca kapalı gişe oynayan bu oyuna beklentim oldukça yüksekti. Hem Murat Mahmutyazıcıoğlu kalemi hem de Zerrin Tekindor oyunculuğu birleşimi bende büyük bir merak uyandırmıştı. Ancak dün izleme fırsatı bulabildim ve açıkçası beklediğim kadar etkilenmedim.
Yazarın Istırap Korosu oyununu izlemiş ve oldukça beğenmiştim. Hatta hakkında yorum yazarken “sanki yılllardır bu kalemi, bu yazarı izliyor, ne alacağımı biliyor gibiydim” demiştim. Toz oyununda da imzası açıkça belli oluyor. Hem tarzını hem dert edindiği konuları değerli buluyorum. Ancak bu oyunda ön plana çıkan, kendi adıma, metin pek olmadı. Güzeldi ama aşırı etkilenmedim. Sanırım homoseksüellik konulu oyunlarla ilgili görüşüm gibi kadına karşı eşitsizlik, görücü usulü evlilik, kadın dediğin ev işlerine bakar canım minvalindeki konular artık benim üzerimde bir ekstra bir etki bırakmıyor. Bu konuların normalleştirilmesi için daha çok sahneye konmalı, kesinlikle evet. Sadece ben artık izlemesem de olur modundayım.
Zerrin Tekindor’u ilk kez sahnede izledim ve hayran kaldım. Birden fazla karakteri, çok net geçişlerle, beden dilinden ses tonuna kadar harika bir şekilde canlandırdı. Tüm duyguları yaşadı, yaşattı. Yalın ve tertemiz bir performanstı. Kendisine kocaman alkışlar.
Süre, akıcılık ve oyuncu performansı bakımından izlenilesi güzel bir oyun. Emeği geçen herkese teşekkürler.
No Comments